Varisler Yaşam Kalitesini Bozuyor

İlk başta kozmetik nedenlerle sadece kadınlara özel gibi algılansa da artık erkeklerin de kabusu haline gelerek hayat kalitesini düşüren ve modern hayatın bizlere hediyesi olan varisler sağlık açısından önemli bir problem. Özellikle akşam saatlerinde ayaklarınızda ağrı, kramp, yorgunluk, ağırlık hissi, sıcaklık, şişlik, uyuşma, kaşıntı gibi yakınmalarınız varsa varis tehlikesi ile karşı karşıya olabilirsiniz.

Genellikle, vücudun en fazla basınca maruz kalan bölgesi olan bacakların alt kısımlarında görülen varise neden olan faktörlerin başında genetik yatkınlık, çevresel nedenler ve hormon ilaçlarının geldiğini söyleyen Medline Adana Hastanesi Girişimsel Radyoloji Uzmanı Dr. Çağatay Bölgen, bu istenmeyen oluşumların cildimizin hemen altında yer alan ve normalde bacaklarımızdaki kirli kanı temizlenmek üzere akciğere taşıyan yüzeysel toplardamarlardaki kapakların işlevlerinin bozulması sonucu meydana gelen ‘toplardamar genişlemesi’ olduğunu anlatarak bilgiler verdi.

Önce sorunun nedenini bilinmeli

Varis hastalığında etkili ve kalıcı bir sonuç için önce olayın “nedeni”, yani kapaklarından kan kaçırarak varislere sebep olan damar ya da damarları, sonra da olayın “sonucu”, yani varislerin tedavi edilmesi gerekir. Günümüzde tedavi öncesi yapılan detaylı bir ultrason inceleme ile varise ait her şeyi anlama şansı vardır ve gelişen tedavi yöntemleri sayesinde tüm varis türlerinin etkin tedavisi mümkündür.

Bacak varisleri 3’e ayrılıyor

Varislerin tedavisinden önce mutlaka hasta ayaktayken yapılan ve yaklaşık yarım saat süren bir ultrason incelemesiyle varis ve kaynakları tespit edilerek tedavi seçenekleri belirlenir. Büyüklükleri ve cilde yakınlıklarına göre 3 tür bacak varisi bulunur:

1- Kılcal varisler (Telenjektazi)

Ciltten çıkıntı yapmayan, saç kılı inceliğinde, kırmızı-mor renkli varislerdir. Bu varisler toplumda büyük varislerden çok daha yaygındır. Genellikle görünümleri nedeniyle kozmetik sorun teşkil ederler ancak nadiren ağrı, sızlama, kaşınma ve yanma gibi yakınmalar oluştururlar. Kılcal varisler, skleroterapi veya cilt lazeri ile tedavi edilebilirler. Skleroterapi, damar içine sklerozan madde adı verilen, kimyasal olarak damarın iç duvarını tahrip ederek kapanmasını sağlayan bir ilaç verilerek varisli damarın yok edilmesidir.

2- Orta boy varisler (Retiküler varisler)

Ciltten hafif çıkıntı yapan, koyu yeşil-mor renkli, çapları 2-3 mm. arasında değişen kıvrımlı varislerdir. Kılcal varisler gibi görüntüleri ya da oluşturduğu yakınmalar nedeniyle tedavi gerektirebilip genellikle bir ya da daha fazla ‘köpük tedavisi’ seansıyla tamamen giderilebilirler.

3- Büyük varisler (Variköz venler)

Ciltten bariz çıkıntı yapan, çapları 3 mm’den büyük varislerdir. Bu varisler hemen her zaman bacaktaki yüzeyde yerleşimli safen toplardamarının kapakçık yetmezliğine bağlı gelişir ve kaynağın tedavisi ile sorun giderilebilir. En etkin tedavisi damar içinden yapılan lazer ya da RF (Radyofrekans) tedavisidir. Bu yöntemler, kaçak yapan damarın ameliyatla dışarı alınması yerine, vücut içinde lazer veya radyofrekans ile elde edilen ısı enerjisi kullanılarak kapatılması esasına dayanmaktadır.

Yüz güldürücü sonuçlar mümkün

Varisler, artık girişimsel radyolojik yöntemlerin kullanıma girmesiyle ameliyatsız olarak tedavi edilebilir hale gelmiş durumdadır. Sonuç olarak, günümüzde kişinin yaşam kalitesi üzerine ciddi derecede olumsuz etkileri olan bacak varis türlerinin tümünde, sabır gerektiren bir tedavi süreci sonrasında yüz güldürücü sonuçlar alınabilmektedir.

16.08.2023

Web sitemizdeki içeriklerimiz kayıt tarihindeki bilimsel verilerle göre hazırlanmış olup bireyleri herhangi bir tanı ve tedaviye yönlendirme amacı taşımamaktadır. Lütfen, tanı ve tedaviye yönelik tüm işlemleriniz için mutlaka doktorunuza veya bir sağlık kuruluşuna başvurunuz.