Lateral Epikondilit ya da halk arasında bilinen ismi ile “Tenisçi Dirseği”nden en çok muzdarip olan grup raket sporları ile uğraşan sporcular olsa da esasında bu hastalıkta el bileği ile tekrarlayan ve zorlayıcı işler yapan herkes risk altındaki grupta yer alıyor. Özellikle marangozlar, boyacılar, tesisatçılar, ofiste devamlı bilgisayar kullanmak zorunda olanlarda ve hatta yoğun ev işi yapan ev hanımlarında bile tenisçi dirseğine oldukça sık rastlanıyor.

Günümüzde toplumun birçok kesiminde görülen bu rahatsızlığı uzmanlar, parmakları ve el bileğini yukarı kaldıran kasların çıkış noktasındaki (dirsek) gerilme ve zarar görme olarak açıklarken hastalık bireye ağrı ve kavrama güçlüğü şeklinde yansıyor.

En sık 30-50 yaş arası bireylerde görülüyor

Tenisçi dirseği en sık 30 ila 50 yaş arasındaki kişilerde görülüyor. Rahatsızlığın en önemli işaretini ise dirseğin dış kenarında bulunan kemik çıkıntısının üzerinde beliren ve ön kola doğru yayılan ağrı oluşturuyor. Bir sürahiyi kaldırırken dirsekte hissedilen ve bileğe doğru uzanan ağrı bu sağlık sorununa örnek olabiliyor. Ağrı ile birlikte kol kaslarında güçsüzlük de görülebiliyor. Sorun, tek bir zorlayıcı hareketin ardından başlayabileceği gibi uzun süren zorlayıcı bir aktiviteden 24 ila 72 saat sonra da ortaya çıkabiliyor. Ağrı önceleri hafif şiddette hissedilse de zorlayıcı aktivitenin devam etmesi halinde haftalar içerisinde giderek artıyor. İlerlemiş durumlarda valiz çekmek, kavanoz kapağı açmak hatta el sıkışmak bile bireye oldukça fazla ağrı verebiliyor.

Tedavide geç kalmamak gerekiyor

Tenisçi dirseği doğru tedavi ve dinlenme ile geçebiliyor. Burada en önemli nokta uzmanlarca 6 haftayı geçirmemek olarak bildiriliyor. Ancak hastalar genellikle bu süreyi geçtikten sonra bir doktora başvuruyorlar. Hastanın yakınmaları eğer çok şiddetli değil ise ağrı kesici ilaç kullanımı, istirahat, buz uygulaması ve spora ara verme gibi yöntemlerle geçebiliyor. Doktorun önereceği uygun egzersiz ve germe programları da fayda sağlıyor. Fakat 4-6 haftalık tedaviye rağmen hastanın yakınmaları devam ederse farklı tedavi seçenekleri gündeme geliyor. Bu yöntemlerden birisi de sorunlu bölgeye kortizon enjeksiyonu oluyor. Kortizon iğneleri o bölgedeki ağrı ve şişliği azaltırken gerektiğinde birkaç kez tekrarlanabiliyor.

Alternatif tedaviler denenebiliyor

Son zamanlarda hastalığın tedavisinde yeni uygulamalar da gündeme gelmiş durumda. Bunlardan biri de şok tedavisi ile bölgede oluşan kötü ve ağrılı dokunun ses dalgalarıyla yok edilmesi. Ancak yapılan araştırmalar, bu yöntemin kronikleşmiş vakaların ancak yüzde 30’unda faydalı olduğu gösteriyor.

Son seçenek cerrahi tedavi

Tenisçi dirseği rahatsızlığında hastaların yaklaşık yüzde 90’ı cerrahi olmayan yöntemlerle iyileşebiliyor. Ancak alternatif yöntemler kişiyi kesin sonuca ulaştıramazsa cerrahi tedavi gerekiyor. Cerrahi tedavide ağrılı bölgedeki dejenere olan tendon yapışma yerinden ayrılarak sorunlu bölge temizleniyor, ardından da tendon yerine tekrar dikiliyor.