Migren İğnesi Hastalar İçin Umut Oluyor

Yaşam kalitesini düşüren ve günlük aktiviteleri olumsuz etkileyen hastalıklar arasında ilk sıralarda yer alan migren, toplumlarda en sık görülen baş ağrısı tipi olarak karşımıza çıkıyor. Genetik geçiş başta olmak üzere birçok faktörün ortaya çıkışında etkili olan migren, kadınların yaklaşık yüzde 20`sini etkilerken erkeklerin ise yüzde 8`inde görülüyor.

Nedeni henüz tam olarak bilinemediğinden kesin bir tedavisi olmayan migrende hedefin atakların önlenmesi ya da ataklar sırasında ortaya çıkan belirtilerin hafifletilmesi olduğunu anlatan Medline Adana Hastanesi Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Meliha Tan, migren ataklarını önlemede son yıllarda en etkili yöntemlerden biri olarak öne çıkan ‘migren iğnesi’ hakkında bilgiler veriyor.

Toplumda yaygın olarak görülüyor

Migren, enseden başlayarak yukarı doğru yayılan, başın ön kısmına doğru ilerleyen, bazen yarısını bazen de tamamını etkisi altına alan ve zonklayıcı şeklinde hissedilen baş ağrısının yanı sıra, bulantı ve bulanık görme gibi farklı belirtiler ile kendini gösteriyor. Tedavisinde ise uzun yıllardan beri atak önleyici tedavi olarak çeşitli ilaçlar (kalp tansiyon, depresyon, sara ilaçları vb.) kullanılıyor. Migren sorunu toplumda çok yaygın olmasına rağmen, hastalar genellikle tedavilerden yeterince fayda göremiyorlar. Bazı hastalar ise yan etkileri nedeniyle ilgili ilaçları kullanamıyorlar. Bu nedenle daha etkin ve yan etkisi daha az ilaçların geliştirilmesine yönelik çalışmalar devam etmektedir.

Her ay uygulanması gerekiyor

Migrene yönelik araştırmalar sonucunda, ağrı gelişiminde kalsitonin gen ilişkili peptid (CGRP) adı verilen bir molekülün etkili olduğu saptanmış ve bu yapıyı bloke eden ilaçlar geliştirilmiştir. Migren iğnesi olarak da bilinen ve 2018 yılında Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi (FDA) tarafından migrenin koruyucu tedavisinde kullanılmak üzere onay alan bu iğneler, son yıllarda migren ataklarını önlemede en etkili yöntemlerden biridir. Söz konusu iğneler, antikor olmaları nedeniyle her ne kadar `aşı` olarak tanımlansalar da klasik anlamda bildiğimiz aşılar gibi değildir ve her ay yapılması gerekmektedir.

Tedavi doktor gözetiminde olmalı

Özel enjektörler şeklinde hizmete sunulan migren iğneleri, insülin iğnesi gibi hasta tarafından, kimseye ihtiyaç duymadan kendi kendine uygulanabilir şekilde hazırlanmıştır. Ancak özellikle ilk uygulamanın mutlaka doktor gözetiminde yapılması gerektiği akıldan çıkartılmamalıdır.

Gebeler, emziren anneler ve 18 yaş altı kullanmamalı

Migren iğnesi tedavisi, 1 ay içinde en az 4 migren atağı geçiren yetişkinlerde kullanılabilir. Auralı ve aurasız migren atağı yaşayanlarda, kronik ve epizodik migren hastalarında, aşırı ilaç kullanmak istemeyen ya da metabolizmalarının ilaçlara tepki vermesinden dolayı yan etki yaşayan hastalarda ise migren enjeksiyon tedavisi önerilmez. Ayrıca 18 yaş altında olan hastalar, gebeler ve emziren anneler migren iğnesi tedavisi için uygun hasta grubu değildirler.

Düzenli tedavi etkili oluyor

Yapılan araştırmalar, düzenli şekilde uygulanan migren iğne tedavisinin hastaların büyük kısmında fayda sağladığını ve yaşam kalitelerinde belirgin oranda bir düzelme olduğunu göstermiştir. Hastaların migren ağrısını, yüksek doz veya uzun bir süre ağrı kesici kullanımı şeklinde ve doktor kontrolü olmaksızın kendi başlarına kontrol etmeye çalışmaları ise istenmeyen sorunların gelişmesine yol açabilir. 

Migreni tetikleyen faktörler:

  • Uyku düzensizliği
  • Aşırı parlak ışıkla çalışmak
  • Öğün atlamak
  • Parfüm ve boya-tiner gibi yoğun kokulara maruziyet
  • Kadınlarda menstrüel periyod veya hormon içeren ilaçların kullanımı
  • Yüksek sese maruziyet
  • Mevsimsel değişiklikler
  • Fiziksel ve duygusal stres
26.11.2023

Web sitemizdeki içeriklerimiz kayıt tarihindeki bilimsel verilerle göre hazırlanmış olup bireyleri herhangi bir tanı ve tedaviye yönlendirme amacı taşımamaktadır. Lütfen, tanı ve tedaviye yönelik tüm işlemleriniz için mutlaka doktorunuza veya bir sağlık kuruluşuna başvurunuz.