Giderek yaygınlaşan ve en büyük sağlık sorunlarından biri olan kanser, dünyadaki tüm ölüm nedenleri arasında kalp-damar hastalıklarından sonra ikinci sırada geliyor. Gerek sağlıksız beslenme gerekse çevresel faktörler derken görülme sıklığı giderek artan kanserin 2030 yılında yaklaşık 27 milyon kişiyi etkilemesi bekleniyor. Bu tabloya rağmen erken teşhis ve tedavisinde son yıllarda hızlı ilerlemeler kaydedilmesi ise umutları artırıyor.
Günümüzde teknolojik gelişmeler, görüntüleme yöntemlerine ulaşmanın kolaylaşması ve tarama programlarının önem kazanmasıyla birlikte kanser tanısının artık daha erken evrelerde konabildiğini söyleyen Medline Adana Hastanesi İç Hastalıkları ve Tıbbi Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Veysel Haksöyler, ülkemizde her yıl yeni kanser tanısı alan kişi sayısının yaklaşık 160 bin olduğunu belirterek ‘4 Şubat Dünya Kanser Günü’ nedeniyle açıklamalarda bulundu.
Erkeklerde daha sık görülüyor
Dünya Sağlık Örgütü, kanser vakalarındaki yükselmenin üç temel nedenini; yaşlı nüfustaki artış, tütün kullanımı ve obezite görülme sıklığının artması şeklinde açıklıyor. Kanser görülme sıklığı, dünya genelinde her yıl yüzde 1-2 civarında artıyor. Bu hastalıkta erkekler ise daha fazla risk altındaki kesimi oluşturuyor. Zira dünya genelinde erkeklerde kansere, kadınlara oranla yüzde 25 daha fazla rastlanıyor. Ancak kanser, günümüzde önlenebilir bir hastalık halini almış durumdadır. Bunun nedeni ise tüm dünyada gerek önlenmesine gerekse erken tanısına yönelik yapılan yoğun çalışmalardır. Tütün, obezite ve beslenme gibi faktörler üzerinde önleyici tedbirler alınmasının yanı sıra, meme, rahim ağzı ve bağırsak kanserlerinde toplum genelinde yaygın tarama programlarının uygulanması ile kanser görülme sıklığını azaltmak mümkündür.
Yeni tedaviler yüz güldürüyor
Kanser hücrelerinin taşıdığı ancak normal hücrelerde bulunmayan özellikleri belirleyen, etkinliği yüksek, yan etkisi az, bu nedenle de hasta açısından daha konforlu olan biyolojik tedaviler günümüzde kanser tedavisindeki en önemli gelişmelerdir. Teknolojinin ilerlemesiyle beraber tümör hücrelerinin yapısını artık daha iyi anlaşılmıştır. Son zamanlarda kanser tedavisinde klasik kemoterapiye yardımcı veya alternatif olarak akılcı (hedefe yönelik) ilaçlar ve immünoterapi daha fazla yer almaya başlamıştır. Bu yeni yöntemler, kanserli hastaların tedavisindeki başarının artmasını sağlamıştır.
Ortalama yaşam süresi uzuyor
Birçok bilim dalının bir araya gelerek üzerinde çalıştığı kanser tedavisinde kemoterapi, tedavinin en önemli adımlarından birini oluşturur. Bu alanda yaşanan gelişmeler de hastanın yaşam süresi üzerinde önemli bir rol oynamaktadır. Bugün birçok kanser türünde yaşanan heyecan verici gelişmeler sayesinde hastaların yaşam sürelerinde anlamlı uzamalar sağlanmıştır. Yaşanan bu gelişmelerin ışığında, hasta odaklı yaklaşım ile kanseri yakın bir gelecekte kronik bir hastalık haline getirerek tedavi edebilmek amaçlanmaktadır.
Sigara kullanımı önemli bir etken
Ülkemizde her yıl yeni teşhis edilen yaklaşık 160 bin kanser vakasının neredeyse 100 bini doğrudan sigara kullanımı ile ilişkilendirilmektedir. Diğer ülkeler ile kıyaslandığında, ülkemiz için en büyük sorunlardan biri tütüne bağlı kanserlerdir. Türkiye’de, erkeklerde tütüne bağlı görülen kanserlerde özellikle akciğer ve mesane kanseri sıklığı oldukça yüksektir. Ancak sigara alışkanlığının önüne geçilerek bu kanserlerin önemli bir kısmının önlenmesi mümkündür.
Web sitemizdeki içeriklerimiz kayıt tarihindeki bilimsel verilerle göre hazırlanmış olup bireyleri herhangi bir tanı ve tedaviye yönlendirme amacı taşımamaktadır. Lütfen, tanı ve tedaviye yönelik tüm işlemleriniz için mutlaka doktorunuza veya bir sağlık kuruluşuna başvurunuz.